11 Aralık 2007 Salı

Karadeniz Ereğli Belediyesi'nden destek!

Gürültü kirliliğine karşı mücadele başlatan Karadeniz Ereğli Belediyesi kampanyamıza destek veriyor. "Gürültü Kirliliğini Önleyelim" sloganıyla yola çıkan Ereğli Belediyesi, şehirdeki LCD ekranlarda bizim kampanyamızın görsellerinden faydalanarak hazırladıkları animasyonları gösteriyor.

Tüm yerel yönetimleri, Ereğli Belediyesi gibi duyarlı olmaya çağırıyoruz!



23 Kasım 2007 Cuma

Dekanı korna çıldırttı!

Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Mustafa Şenyel ve aynı üniversitenin Bitki İlaç ve Bilimsel Araştırmalar Merkezi (BİBAM) Müdürü olan Prof.Dr. Rıdvan Say, sokakta bir motosiklet sürücüsü ile yumruk yumruğa kavga ettiler. Haber bu.

Şimdi başlığı görür görmez tahmininiz dekanın korna çalan bir motosiklet sürücüsü ile kavga ettiği yönünde değil mi? Malesef. (Gazeteci arkadaşları da haberi tam okumadan uydurdukları başlık ile yanlız bırakmak lazım ama neyse) Dekan efendi, ışıkta duran bir arabaya korna çalıyor. Motorsiklet sürücüsü de tepki gösteriyor ve bildiğimiz boks ringini andıran görüntüler ortaya çıkıyor.

Sevgili dekanımız, "kavşakta beklerken ışık yanınca önünde hareket etmeyen otomobile korna çaldığını" o kadar rahat ve normal bir şeymiş gibi söylüyor ki tüm kampanyanın temelini oluşturan iddiamız tekrar kendini doğruluyor. Korna; eğitim seviyesi, kültür, yaş, cinsiyet fark etmeden hepimizin hayatına girmiş kötü bir alışkanlıktır. Yani gelen bir çok öneri gibi minübüs ve taksileri yok etsek de Türkiye'de korna çalınmaya devam edecek.

Sadece benim etrafımda 4 arkadaşım kampanya öncesinde sürekli korna çalan insanlar olduklarını, kampanyayı duyduktan beridir bu konuda daha dikkatli olduklarını söylediler. Bu sayının artmasını bekliyoruz.

12 Kasım 2007 Pazartesi

Kampanyamıza destek artıyor!

Sitemizi ziyaret edenlerin sayısı 4.000'i, imzaları ve önerileriyle destek olanların sayısı da 1100'ü aştı. Facebook'taki destekçilerimizin sayısı ise 2000'i bulmak üzere.

Önümüzdeki günlerde Tv spotlarını kendi imkanlarımızla çekmeye başlıyoruz. Ne yazık ki henüz kurumsal bir destek bulamadık. Bize şans dileyin!

19 Ekim 2007 Cuma

Polise korna çalanlara 32 milyon ceza...

Google arşivi sağolsun. Biraz geçmişe gitmemi sağladı. Yıl 2003. araconline.com'da yayınlanan bir haber. Kaynak olarak da Radikal gösterilmiş. Başlığa bakınca insanın daha da ilgisini çekiyor. Ama haberi ayrıntılı okuyunca başlığı yazanın gazetecilikteki hüneri çıkıyor karşınıza... Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner duman ve gürültü kirliliğinin önlenmesi amacıyla il emniyet müdürlüklerine bir genelge göndermiş zamanında. Gerisi için buyrun...

16 Ekim 2007 Salı

Sticker basılması ve dağıtımı için SPONSOR arıyoruz!

Kampanya başlangıcından beri aklımızda olan, bir çok öneride de kendine yer bulan bir konu sticker basılması ve dağıtılması. Kampanyaya duyarlı insanların arabalarına yapıştırmaları için gerekli sticker tasarımımız hazır. Ancak basımı ve dağıtımı konusunda bize destek olacak sponsorlara ihtiyacımız var. Bu adımın kampanyanın da ivmesini arttıracağına inanıyoruz. İlgili olabilecek bir şirkette (otomobil, akaryakıt, akü veya lojistik firmaları gibi) çalışıyor veya çalışan birilerini tanıyorsanız, lütfen bizimle irtibata geçin. Eee hadi ne bekliyorsunuz?

info@bosakornacalma.com

8 Ekim 2007 Pazartesi

Best FM'e teşekkürler!

Best FM'de canlı yayına katılmamız, web sitemizin trafiğini oldukça hareketlendirdi. Murat Erdin başta olmak üzere tüm Best FM çalışanlarına tekrar teşekkür ederiz.

4 Ekim 2007 Perşembe

Kampanyamız internette yayılıyor.

Mediacatonline ve Bigumigu kampanyamızdan haberdar.

Yarın radyodayız!

5 Ekim Cuma günü sabah 9:45'te Best Fm'deki Konuşan Türkiye programındayız!

Korna ile insanları korkut, dvd yap, sat...

Şimdi bu manyaklar ile boşa korna çalan "medeni" insanlar arasında ne kadar fark var? İnanın bilemiyorum.

Yaşlılara korna çalınmaz!

3 Ekim 2007 Çarşamba

Korna kavgası kanlı bitti!

İlkadım gazetesi haberi.

Sözün, aklın, mantığın bittiği anlar..

Malezya'da filler kızdığı için korna çalmak yasak!

Başka bir blogta gördüğüm Akşam gazetesi haberi.
Yorum ise daha da güzel:
"Helal olsun fillere. Fil mi ithal etsek acaba"

2 Ekim 2007 Salı

Şu ana kadar kampanyamız beklediğimizden daha fazla ilgi gördü. Tabii burun kıvırıp, yaptığımız işi gereksiz bulanlar da var. Evet, ülkemizin hatta dünyamızın çok daha büyük, çok daha yaşamsal sorunları var ama biz buna taktık kafayı işte! Çünkü herkes bizim gibi, ufak da olsa bir problemi çözmeye kalksa, dünyanın bambaşka bir yer olabileceğini düşünüyoruz.

26 Eylül 2007 Çarşamba

Kurumsal destekçilerimizi arıyoruz.

25 Eylül 2007 Salı

Web sitemizde ilk günden 200 imzayı geçtik!

21 Eylül 2007 Cuma

Olur mu? Bizce olur.
Bir mayıs akşamı… Güneş batıyor yavaş yavaş. Altunizade’den köprü yoluna giriyoruz motosikletle. Tatlı tatlı viraja yatmışız motorla. Arkadan “Daaat! Daaat! Daaat!” diye bir korna sesi. İşte onlardan biri daha… Önüne çıkan her şeye öfkelenen ve korna çalan biri daha… 5 saniye sonra köprü trafiğine takılıp en az yarım saat bekleyecek ama yine de “önüne çıktığımız için” bize öfkeli. Hemen iyice viraj içine girip yol veriyorum çünkü benim ve arkadaki yolcumun güvenliği her şeyden önemli. Ama “Yeter!” diyorum içimden, “Buna bir dur demek lazım!” Emre arkadan bir şeyler söyleniyor. Kasklarımız yüzünden duyamıyoruz birbirimizi. Sonra öğreniyorum ki Emre, “Kornasız bir dünya istiyorum yaaa!” diyormuş.

Bize korna çalan araç sürücüsünden yaklaşık 40 dakika önce :) karşıya geçtikten sonra, boğaza karşı oturup düşünüyoruz: Bu şehri bu gürültüden, bu kabalıktan, bu zorbalıktan kurtarabilir miyiz? Emin olamıyoruz ama bir karar veriyoruz: En azından deneyeceğiz.

Sonraki günlerde, bu boşa korna çalma alışkanlığının ne kadar vahim bir hale gelmiş olduğunu fark ediyoruz dehşetle. Trafik ışıklarının önünde durup insanları izliyoruz. Kırmızı söner sönmez küfür ederek korna çalan ticari araç sürücüleri, karşıdan karşıya geçmek isteyen yayaları “kornayla savan” bayan şöförler… Trafik sıkışıklığını kornaya basarak çözmeye çalışan yüzlerce, binlerce insan… İnanılmaz manzaralar… İnanamıyoruz. Dayanılmaz bir gürültü… Ama dayanıyoruz. Çünkü inanamamak gibi bir şey değil duyamamak. :) Peki, gerçekten dayanılmaz olsa da dayanmak zorunda mıyız? Dayanmak zorundaysak, ne için dayanmak zorundayız? Kim istiyor bunu?

İşimizin ne kadar zor olduğunu fark ediyoruz ve derdimizi bir kampanyaya dönüştürmeye karar veriyoruz. Önce bir blog, sonra bir web sitesi, destek bulabilirsek basın ilanları ve hatta reklam filmleri… Olur mu? Bizce olur. Olmaya başladı bile.

Bize destek olun. Çünkü belediye otobüsüyle ya da özel araçlarımızla trafikte saatler geçiriyoruz hepimiz. Çünkü korna duydukça geriliyor, korna çaldıkça deliriyoruz. Trafik de daha iyiye gitmiyor, kırmızı yeşile dönmüyor korna çaldıkça. Boşa çalıyorlar.

Web sitemizi ziyaret ederek, imza atarak, bize bir öneri göndererek ya da en azından bundan sonra boşa korna çalmadan önce bir kere daha düşünerek bize destek olabilirsiniz. Ama buraya kadar okuduysanız, boşa korna çalmamaktan öteye gideceğinize ve ilk hedefimiz olan 1 milyon ziyaretçi sayısına ulaşmamız konusunda duyarlı olacağınıza inanıyoruz!

Haydi! http://www.bosakornacalma.com/